top of page

14 Şubat: Aynı kökteniz

  • Yazarın fotoğrafı: Ersan Kaan Erçelik
    Ersan Kaan Erçelik
  • 14 Şub 2019
  • 1 dakikada okunur

Hekigan Roku’daki bir başka öyküde de (40. örnek) Nansen yine Rikko Taifu’yla konuşmaktadır:

Rikko, ‘Jo Hoshi, ‘Gökyüzü de, yeryüzü de, ben de aynı kökteniz, benim de özüm her şeyinkiyle aynı,’ demiş. Bu ne harika bir şey!” der.

Nansen bahçede bir çiçeği gösterir. “Bugünlerde insanlar bu çiçeğe rüyadaymış gibi bakıyorlar.”

Bu öykü ne anlama geliyor? Nansen’in Rikko’ya cevap olarak verdiği sözleri, “Şu çiçeğe bir bak: Buda’nın Buda Doğasını bizzat kendi gözleriyle gördüğü söylenir. Sen de görebiliyor musun?” demeye geliyor.

Rikko kendi anlayış düzeyinden emindi, ama çiçeğe baktığında Buda Doğasını değil, onun yerine bir şakayık görüyordu. Sonra Nansen yargısını söyler.

“Bugünlerde insanlar bu çiçeğe rüyadaymış gibi bakıyorlar.”

Aradaki fark inkâr edilemezdi ve Rikko, Nansen’e boyun eğdi.

Zen metinleri sözcüklerden tasarruf eder ve yalnızca konunun özünü anlatır. Burada önemli olan şey, Nansen’in Zen hakikatini adeta Rikko’nun gözünün içine sokmasıydı.

Nansen burada biliş sorununu gündeme getiriyor. Zen tarihinde sorunun bu denli belirgin olarak ortaya konuşunun belki ilk örneklerindendir bu. Hekigan Roku’nun yazarı Setchi, bu öyküyü şu güzel dizelerle yorumlar:

Görmek, işitmek, dokunmak ve bilmek bir ve bir değildir;

Dağlara ve ırmaklara aynadan bakmamalı.

Donmuş gökyüzü, gece yarısı batan ay,

Gölün sakin suları kiminle yansıtacak soğukta gölgeleri?

Son Paylaşılanlar
Etiket Bulutu

Zen Meditasyon Zazen Aşk Şiir Bilgelik Poetika Zen Budizm Japonya Koan 

  • Facebook Social Icon
  • Twitter Social Icon
  • Google+ Social Icon
bottom of page