Şair ve farkındalık
- Ersan Kaan Erçelik
- 25 Oca 2019
- 2 dakikada okunur
Bir şair için farkındalık, aynı zamanda dengeli yaşamanın sırrı, anahtarıdır. Doğanın küçük şeylerini fark etmek, fenomenleri şefkatle, duyarlılıkla, büyük bir merakla, içten bir ilgi göstererek izlemek, şairin karakteristik özelliğidir, olmalıdır.
Dünyanın farkına varmak için, şairin önce kendisinin uyanması gerekir ki, okur dediği izleyicileri de uyanıp fark edebilsinler. Filozoflar ya da felsefe gibi büyük düşünceler, idealler, soyut düşüncelerle boğuşup uğraşmak yerine, geçici bir rüya olan dünya görüntülerini, mayayı fark eder.
Farkındalığın ilk adımı, kendi bedenini izlemektir. İnsan yavaş yavaş her mimiğine, davranışına, sözüne dikkat kesildikçe, eskiden yapmaya başladığı şeylerin kaybolmaya başladığını fark eder. Olan biten her şey karşısında beden daha gevşek hale gelmeye, uyumlu olmaya başlar. Çünkü uyanış, farkındalık başlamıştır.
Heraklit der ki:
İnsanlar uyanık anlarında da
uyurkenki kadar etrafında olup bitenlere karşı dikkatsiz
ve unutkandır.
Ahmaklar duymalarına karşın
sağır gibidirler;
onlar için "ne zaman burada olsalar
mevcut değiller"
deyimi uygun düşer.
Kişi uykudaymış gibi davranmamalı
ve konuşmamalıdır.
Uyanıkken tek bir ortak dünya vardır;
uyuyanlarınsa her birinin kendi özel dünyası vardır.
Uyanıkken her gördüğümüz ölümdür, uyurken ise, hayaller.
Şair, bir Zen ustası gibi farkındalığı en yüksek kişi olmak için donanımlanır. Şimdiki andadır. Şimdiki anda insan düşünemez, sadece varolur. Zihin şu anda değilse, ya geçmiştedir ya da gelecekte. Düşünmeye başladığınız an, geçmiş olur. Gün doğumunu, gün batımını izlerken "Ne güzel!" derken bile onu görmemeye, düşünmeye başlamış olursunuz. Bahçede güzel bir gül gördüğünüzde, araya düşünce girdiğinde, gülü görmeyeye, gülü bir anıya dönüştürmeye başlamışsınızıdrı bile.
Hakikatte gülün imgesi ve insan bir arada varolamaz, düşünce olmadığı zaman, gözleyen gözlenene dönüşür.Yani şair, gül tarafından ele geçirilir. Artık şair ve gül biribirinden bağımsız değildir, bir bütündür. Şair şimdide, öylesine tam olarak bulunur ki, ne geçmişe ne de geleceğe doğru hareket etmesine gerek vardır.
İnsan uykudayken etrafında olup bitenin tam anlamıyla farkında değildir. Şairse, her nerede olursa olsun, kendini kendini hatırlamalıdır.
Şiir, bu uyanışta, şairin farkındalığında saklıdır.
Dionysos Sayıklamaları, Poetika
Ersan Erçelik
