12 Ocak: Çay için sıcak su
- Ersan Kaan Erçelik
- 11 Oca 2019
- 1 dakikada okunur
Honda, geleneksel Japon kültürünün temsilcilerinden birinin Cha-no-yu olduğunu belirtir.
Bozkurt Güvenç, ev yapımından mimarlık sanatına, bahçe düzenlemesinden görgü kurallarına, giyim kuşam beğenisine, resimden seramiğe, yaşayan sanatların ve sanatçıların çay kültüründen etkilenmiş olduğunu ve Japon çay harmanının bir öğesi olduğunu yazar.
Okakura ise, cha-no-yu’yu anlamadan Japon kültürünü anlamanın mümkün olmadığını vurgular.
Cha-no-yu Japon çay seremonisine verilen isim olup, Zen Budizmi’nin etkisi ile yeşil çay tozunun bazı geleneksel kurallar bütünü içinde hazırlanıp çay halinde servis edilip, bu çayın içilmesinden ibarettir. Cha-no-yu, bire bir Türkçeye çevrilirse, “çay için sıcak su”; sadō ve chadō ise “çay yolu/sanatı” demektir.
(...)
Söylenceye göre Darma adındaki Budist keşiş (6. yy) meditasyon sırasında uykuya daldığı için göz kapaklarını keserek kendini cezalandırır. Bu efsaneyi Batı’ya aktaran ilk kişi Engelbert Kämpfer’dir.
1712 yılında Latince yazdığı Thea Japonica historica (Japon Çay Tarihi) adlı kitapta bu durumu şöyle anlatır: (…) Darma’nın gözkapakları toprağa kök salmıştır. Darma, göz kapaksız kocaman gözleriyle, her göz kapağından harika bir bitkinin boy attığını görür. Bu dünyanın daha önce ya da en azından özelliklerinden haberdar olmadığı çay bitkisinden başka bir şey değildir. Darma yaprakları yer yemez tuhaf bir canlılık ve neşe hisseder, üstelik canlılığını da geri kazanmıştır. Darma, çay yapraklarının o zamana dek bilinmeyen etkisini anlata anlata bitiremediği için, bu soylu bitkinin ünü çabucak yayılır ve eşsiz yaprakların kullanımı yaygınlaşır.”
Genel Hatlarıyla Cha-no-yu, Ali Volkan Erdemir
