19 Eylül: Hızlanan hayat döngüleri
- Ersan Kaan Erçelik
- 19 Eyl 2018
- 1 dakikada okunur
Teknolojik hızlanmanın yanı sıra zamanın temposu da hızlanıyor. İşlerin belli süreler içinde yapılması gerekiyor. Ama herkesin dile getirdiği his, bu sürelerin giderek daha da kısaldığı yönünde.
Dünyanın her yerinde insanlar verilen sürelerin giderek azaldığını hissettiklerini ifade ediyorlar. Baskı artıyor. Sonrasında işin yine yıldırım hızıyla devam edeceğini bilerek kahve molalarında rahatlamak zor. Dolayısıyla molayı çoğunlukla kısa kesiyoruz ki yapmamız gereken onca işi yapmak için daha çok vaktimiz olsun.
İşleri çabuk halletmek için sürekli bir baskı hissediyoruz. Dahası, teknolojik hızlanma beklentileri değiştiriyor. Eskiden mektupları günler hatta haftalar sonra cevaplardım. Bugünlerdeyse e-postaların dakikalar içinde veya en azından aynı gün cevaplanması talep ediliyor.
Hızlanan hayat döngülerinin doğal bir neticesi de erişilebilen enformasyonun bolluğu ve bunun sonucunda faaliyet seçeneklerinin artması. Aynı anda giderek daha fazla şey yapabiliyor olabiliriz, ama hiçbir şey gerektiği gibi yapılmıyor. Yemek hazırlarken televizyon bizden dikkat istiyor; e-postalarımızı telefonda konuşurken alelacele yazıyoruz. Faaliyetler paralel olarak yapılıyor ve bu eşzamanlılık, işlem derinliğinin yetersiz olmasına yol açıyor.
Marc Wittman, Hissedilen Zaman
