18 Ocak: Sufinin öğretisi
- Ersan Kaan Erçelik
- 17 Oca 2019
- 1 dakikada okunur
Bir zamanlar bir kişi, bir sufiye düşüncelerinin akışından çok rahatsız olmasıyla ilgili şikâyette bulunmuştu. Sufi, adamın bu sorunu çözmesi için onu bir başka sufi arkadaşına gönderdi. Adamı gönderirken ona, “Git ve arkadaşımın günlük aktivitelerini çok yakından izle. Gördüklerinden bir çözüm bulacaksın,” dedi.
Adam gitti. Gönderildiği sufi bir hancıydı. Birkaç gün boyunca adam sufinin tüm hareketlerini izledi ama özel ya da öğrenmeye değer bir şeyler fark edemedi. Bu sufi oldukça sıradan bir insandı. İçinde bir bilge olduğuna dair hiçbir işaret yoktu. Belli ki saf bir insandı, bir çocuk kadar masumdu ama davranışlarında onu özel kılacak bir ayrıntı yoktu.
Adam sufinin günlük aktivitelerini çok yakından gözlemledi. Göremediği tek şey adamın gece yatmadan önce ve sabah kalkar kalkmaz ne yaptığı idi. Bunu sorduğu zaman sufi ona, “Pek bir şey yapmıyorum. Gece olunca kullanılmış aletleri yıkıyorum. Ve gece boyunca üstlerinde biraz toz biriktiği için sabah olunca onları tekrar yıkıyorum. Aletlerin üzerinde asla toz ya da kir olmamalı. Bunu unutmamak çok önemli. Senin de gördüğün gibi bu hanın hancısı benim,” dedi.
Adam diğer sufinin yanına büyük bir hayal kırıklığıyla geri döndü. Ona hancı sufinin gün boyunca yaptığı tüm aktiviteleri ve aralarında geçen her şeyi anlattı.
Efendisi ona, “Sen öğrenmeye değer her şeyi gördün ve duydun ama anlayamadın. Sen de aynı şekilde geceleri ve sabah olunca yeni bir gün için zihnini temizlemelisin. Yavaş yavaş zihnin tozlardan arınacaktır. Bir hancının bunun bilincinde olması çok önemlidir,” dedi. Zihnin günlük olarak temizlenmesi çok önemlidir. Yaşamınızın tazeliği ve temizliği, tamamen zihninizin temizliğine bağlıdır. Bunu görmezden gelenler kendi tehlikeleriyle birlikte yaşarlar.
