7 Haziran: Mikrozkosmozda olan makrokosmozda da vardır

Gezegenimiz belki de başta gaz halinde var olan bulut kütlesinden tedricen evrimleşmiştir. Güneş, ay, yıldızlar, uydular ve gezegenler Kozmos'un bu evrimsel süreci içinde sayısız değişim geçirerek var olmuşlardır. Aynı süreç vasıtasıyla bitkiler, hayvanlar, sürüngenler, balıklar, kuşlar, böcekler ve bu yeryüzünü iskan eden bütün canlılar ufacık yaşam tohumlarından, şimdiki hallerine evrimleşmişlerdir.

Evrim teorisi, insanın bir anda ortaya çıkmadığını, fakat daha alt seviyedeki hayvanlarla ve bitkilerle doğrudan ve dolaylı olarak ilişkili olduğunu söyler. Yaşam tohumu, bir insan olarak ortaya çıkmadan önce çeşitli fiziksel biçim safhalarından geçmiştir. Embriyoloji denilen bu bilim dalı "insanın tüm yaradılışın özeti" olduğunu ispatlamıştır. O, insan bedeninin doğumundan önce hayvan krallığının farklı safhalarından -polip, balık, sürüngen, köpek, maymun ve nihayet insan- geçtiğini söyler. Eğer doğanın hep daimi olduğunu, yasalarının birörnek olduğunu ve mikrokozmosda var olanın aynı zamanda makrokozmosda da var olduğunu hatırlar ve sonra doğayı incelersek, evrende var olan bütün yaşam tohumlarının, insan şeklinde ortaya çıkabilmelerinden önce, bu embriyon tiplerine benzeyen safhalardan geçmek zorunda olduğunu bulgularız.

Swami Abhedananda, "Reenkarnasyon"