9 Mayıs: Kendinizi anlamak başka birini anlamada esastır
- Ersan Kaan Erçelik
- 8 May 2018
- 1 dakikada okunur
Sevdiklerimizi zaten çok iyi tanıyıp anladığımızı düşünmeye eğilimliyiz ama hiç de böyle olmayabilir. Kendi acımız ve algılarımızı anlamamışsak, başka birinin acılarını nasıl anlayabiliriz? Karşımızdakine dair her şeyi anladığımızdan fazla emin olmamalıyız. "Kendimi yeterince anlıyor muyum? Acımı ve kökenlerini anlıyor muyum?" diye sormalıyız.
Kendi acımıza ilişkin belirli bir içgörü edindikten sonra başka birini anlayışınız, onunla iletişiminiz daha iyi bir hale gelmeye başlar. Kendinizi kabul edemezseniz -nefret eder, öfke duyarsanız- başka birini nasıl sevebilir, ona sevgi iletebilirsiniz?
Kendinizi anlamak başka birini anlamada esastır. Acınızı anladığınızda daha az acı çeker, başka birinin acısını çok daha kolay anlarsınız. Acıyı ve nasıl ortaya çıktığını karşınızdakinde de görebildiğinizde şefkat doğar. Karşınızdakini cezalandırma ya da suçlama arzusu duymaz olursunuz. Derinden kulak verebilirsiniz. Ağzınızı açtığınızda da konuşmanızda şefkat ve anlayış vardır. Sesinizde anlayış ve sevgi olduğundan karşınızdaki de kendini çok daha rahat hissedecektir.
Thich Nhat Hanh, "Bir Ağız İki Kulak"
