31 Aralık: Geçmişi, geçmişte bırakın
- Ersan Kaan Erçelik
- 31 Ara 2017
- 1 dakikada okunur
Hepimiz hayata kendimize has bir filtreden bakıyoruz ve böylece birimizin gerçeği, diğerininkine benzemiyor. İki ayrı insan, tıpa tıp aynı olayı yaşasa bile,olay karşısında hissettikleri duygular farklı olacağından bedensel kayıtları da farklı olacaktır. Eh bu durumda olay tek olmasına rağmen, bu iki kişi, yaşanan olayı farklı anlatacaklardır. Buna farklı bakış açıları da diyebiliriz.
Geçmiş objektif olmadığı için, onu değiştirmek mümkün. Zaten bizde stres yaratan yaşanan olayın kendisi değil, o olaya verdiğimiz tepkidir. Aynı olay birini hiç etkilemezken, diğerini korkuya ya da utanca boğabilir.
Şu gerçeği kabul ettiğimizde bizde stres yaratan geçmiş deneyimlerimize bakış açımızı da değiştirme imkanı bulabiliriz:
- 'Geçmişimiz' dediğimiz bize özel bireysel bakış açımızdır.
- Bakış açımız değiştiğinde geçmişimiz de değişir.
Travmatik bir deneyimden özgürleştiğinizi, o anıyı hatırladığınızda artık herhangi bir duygusal tepki hissetmiyor oluşunuzda anlarsınız. Ancak bu durumu, duygu bastırımı ile karıştırmayın! Burada asıl olan, geçmişte yaşanan olayla barış imzalamaktır.
Dr. Isab Grüber, "Kinesiyoloji", sayfa 188
